Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun: “İsrail’in Gazze saldırılarına ilişkin 100’ün üzerinde kasıtlı yalan haber ortaya çıkardık.”
3. Uluslararası Temas Bilimleri Sempozyumu’na katılan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “7 Ekim’den bu yana İsrail’in Gazze saldırılarına ilişkin 100’ün üzerinde kasıtlı yalan haberi ortaya çıkardık ve gerçeği ortaya çıkardık. Bu süreçte 5 farklı Filistinliyi mağdur ettik” Özel bir bülten yayınladık” dedi.
3. Uluslararası Bağlantı Bilimleri Sempozyumu Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Lideri Fahrettin Altun’un katılımıyla gerçekleştirildi. ‘Doğal Afetler ve Dezenformasyon’ başlıklı sempozyumda İsrail ile Filistin arasındaki savaşa değinen Altun, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında 100’den fazla kasıtlı sahte haberin ortaya çıkarıldığını söyledi. Medya ve iletişim alanlarındaki dijitalleşmeyle birlikte dezenformasyonun oranının ve etki kapasitesinin arttığını belirten Altun, Türkiye’nin uluslararası dezenformasyona en çok maruz kalan ülke olduğunu belirtti.
“Tüm insanlığın en önemli sorunu küresel adaletsizliktir”
3. Uluslararası Temas Bilimleri Sempozyumu Cumhurbaşkanlığı İrtibat Lideri Fahrettin Altun, “Gerçekten zor bir dönemden geçiyoruz. Krizlerin, belirsizliklerin, risklerin olduğu bir çağdayız. Ve böyle bir zamanda nefes alıyoruz. Bu dönemdeyiz.” büyük zorlukların, ağır sınavların yaşandığı bir dönemdir. Küresel alanda vicdanın tam anlamıyla öldüğü, adaletsizliğin sıradanlaştığı bir çağdır. Son üç yılda insanlık bir uykudan, daha doğrusu bir rüyadan uyanmış, Önce pandemiyle, sonra Rusya-Ukrayna kriziyle, şimdi de İsrail’in Ortadoğu’nun göbeğinde büyük bir umursamazlıkla sergilediği barbarlıkla uyandı.Bugün bölgemizde yaşayan halkların en önemli sorunu ve Tüm insanlığın karşı karşıya olduğu küresel adaletsizlik sorunudur. Küresel adaletsizliğin kaynağı Batı sömürge düzenidir. Batı sömürge düzenini ayakta tutan temel dinamik Batı bağımlılık sistemidir. Türkiye’nin küresel arenadaki mücadelesi, Batı sömürge düzenidir. Bu adaletsizliğe son verin. Belirsizliklerin ve krizlerin yaşandığı bu zor dönemde Türkiye, bir istikrar adası olmanın ötesinde istikrar sağlayıcı bir güç olma çabasındadır. “Ve tüm bunları zor bir zamanda yapmaya çalışıyoruz” dedi.
“Çok şükür karşılaştığımız sistematik tehditler ortadan kaldırıldı.”
Türkiye’nin karşı karşıya olduğu tehditlerin ortadan kaldırıldığını belirten Altun, “Türkiye böylece Batı’nın yönlendirmesiyle iç siyaseti içe dönük hale geldi. ekonomi Dış politika ve dış politika alanlarında adım atmak zorunda kalan, sürekli talimat alan bağımlı bir aktörden, bağımsız bir bölgesel aktöre dönüşmüş ve 2010’lu yıllardan itibaren küresel bir oyuncu olma çabası içindedir. Bu noktada Türkiye birçok dış müdahaleyle karşı karşıya kaldı. Ancak güçlü siyasi liderlik ve istikrar sayesinde bu dış müdahaleler etkisiz hale getirildi ve karşılaştığımız sistematik tehditler ortadan kaldırıldı. Bu dönemde Türkiye güçlenmeye ve büyümeye devam etti. Bölgesel ve küresel krizlerin çözümüne katkı sağlarken, bu krizlerin getirdiği fırsatlardan da yararlandı. Elbette temas alanı da bu çerçevede yatırım yapılan stratejik alanlardan biri haline geldi. Bağlantı, günümüzde devletlerarası arenada şüphesiz rekabetin en değerli unsurlarından biri haline gelmiştir. “Türkiye, yatırımlarıyla bu rekabette öne çıkmak için önemli bir çaba harcıyor” dedi.
“Uluslararası alanda dezenformasyona en çok maruz kalan ülke Türkiye’dir.”
Türkiye’nin dezenformasyona en çok maruz kalan ülke olduğunu belirten Altun, “Bugün yaşadığımız çağa hakikat sonrası çağ deniyor. Adı ne olursa olsun dezenformasyon yaşadığımız çağın vebasıdır. Demokrasiyi, insan haklarını ve kişisel özgürlükleri tehdit eden bir dezenformasyon virüsü.” buna karşı çıkma ihtiyacı doğmuştur. Günümüz toplumları elbette modern kitle iletişim araçlarıyla yalanların sistematik bir şekilde kitlelere yayılması tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Sahte haberler kitle iletişim araçlarında her zaman var olmuştur. Ancak medya ve iletişim alanında dijitalleşmeyle birlikte dezenformasyonun hızı ve etki kapasitesi arttı. Günden güne arttı. İnternetin yaygınlaşmasıyla başlayan, sosyal medyayla gelişen, yapay zeka teknolojilerinin haber üretim süreçlerine uyarlanmasıyla hızlanan süreçte dezenformasyon yakıcı bir sorun haline geldi. Dezenformasyon sadece Türkiye’nin değil tüm insanlığın sorunudur. Ancak diğer taraftan şunu da tespit etmemiz gerekiyor: Dezenformasyon, bu bağlamda ülkemizin en ciddi şekilde maruz kaldığı tehditlerden biridir. Bugün uluslararası alanda dezenformasyona en çok maruz kalan ülke Türkiye’dir. Bunun nedeni elbette Türkiye’nin güçlenmesidir” dedi.
“İsrail, katliamlarına paralel olarak kirli bir dezenformasyon kampanyası yürütüyor.”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Benzer bir durumu bugün Gazze’de yaşanan ağır trajedide ve insanlık trajedisinde de görüyoruz. İsrail, tüm dünyanın gözü önünde savaş suçları işliyor. İsrail sergiliyor.” faşizmin ve ırkçı emperyalizmin en nahoş ve vahşi örnekleri.Gazze’deki ölümlerKusan katillerden hesap sorulacak.İsrail ne yazık ki yaptığı katliamlara paralel olarak kirli bir dezenformasyon kampanyası yürütüyor ve açık bir savaş hatası olarak sürdürüyor.İsrail Acımasız saldırılarıyla bir şehri, bir kasabayı yerle bir edip yaşanmaz hale getirmek istiyor.Bizleri hakikat meydanında harabe ve yıkıntılarla baş başa bırakmaya çalışıyorlar.İsrail, Filistinli-Gazali katliamlarını meşrulaştırmaya, görünmez kılmaya çalışıyor. Çocuklar, kadınlar, erkekler, yaşlılar, gazeteciler, sağlık çalışanları, kısacası masum insanlar, sistematik dezenformasyon kampanyalarıyla insanlığı, dünya kamuoyunu istiyorlar. İsrail ile aynı fikirde olmasa bile en azından bu zulmü ses çıkarmadan izlemeli. Herkesin yalan ve dezenformasyon içerikli gündemlerle meşgul olmasını, Gazze’deki yürek parçalayan çığlıkların duyulmamasını istiyorlar. Ancak şunu bilmeliler ki, hem Gazze’de hem Filistin’de, hem de yakın coğrafyamızda hangi aktörlerin hangi kirli planları uygulamaya çalıştığını çok iyi biliyoruz ve bunlarla sonuna kadar mücadele etmeye kararlıyız. “Bu noktada Türkiye Cumhuriyeti hem insani anlamda hem de dış politika açısından elinden gelen her şeyi yapıyor, elinden geleni yapmak için de büyük bir gayret sarf ediyor” dedi.
“İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına ilişkin 100’den fazla yalan haberi açığa çıkardık.”
İletişim Başkanlığı olarak İsrail’in Gazze’sine ilişkin 100’ün üzerinde yalan haber ortaya çıkardıklarını belirten Altun, “İletişim alanında elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Sadece birkaçından bahsetmek istiyorum. Gazze’de yaşananlardan yola çıkarak hakikate ulaşma mücadelemizin somut örnekleri. Dezenformasyona karşı kurduğumuz mücadele.” Merkezimizin devam eden çalışmaları sonucunda, 7 Ekim’den bu yana İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına ilişkin 100’ün üzerinde kasıtlı yalan haberin ortaya çıkmasını ve doğruluğunu kanıtladık. Bu süreçte 5 farklı Filistin özel bülteni yayınladık. Bu bağlamda dikkat çeken bazı örnekler şöyle: Mesela ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Orta Doğu İşlerinden Sorumlu Sözcüsü’nün Gazze’ye insani yardım gitmesini engellemek için yaptığı yalan beyanları Birleşmiş Milletler’in delilleriyle çürüttük. Ve tüm uluslararası medya bunu kabul etmek zorunda kaldı. Yine eski bir bakan ve İsrail Parlamentosu üyesi. Video görüntülerine alakasız altyazılar ekleyerek söylediği yalanları tek tek tespit edip ortaya çıkardık. “Başka bir sefer Netanyahu’nun sözcüsünün, tanınmış bir İsrailli gazetecinin ve Amerikan medyasına konuşan İsrail ordusu sözcülerinin dezenformasyon paylaşımlarını tespit ettik ve gerçeğin ne olduğunu hızla kamuoyuyla paylaştık” dedi.
Öte yandan üniversitenin kongre merkezinde başlayan sempozyum; Cumhurbaşkanlığı İrtibat Lideri Fahrettin Altun’un yanı sıra Sakarya Valisi Yaşar Karadeniz, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Aziz, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık ve öğrenciler katıldı. – SAKARYA